Yazar: DS Kültür Sanat Page 18 of 467

İrfan Güney’in yeni eseri “Ufuk çizgisi” senfonik kaydıyla dikkat çekiyor!

İrfan Güney’in yeni çalışması “Ufuk Çizgisi”, Senfonik bir eser olarak On Air Music Co. markasıyla yayımlandı. Aynı zamanda akademisyen olan, besteci Prof. Dr. İrfan Güney’in bu son eserine; filarmoni orkestrasıyla müzik dünyamızın duayen isimlerinden Turhan Yükseler eşlik ediyor. Ülkemizin yetiştirdiği ender müzik insanı Turhan Yükseler aynı zamanda eserin senfonik düzenlemesini de üstlenmiş.




İrfan Güney eseri ile ilgili şu açıklamada bulundu: “Yeryüzü ile gökyüzünün birleştiği gibi bir göz yanılgısı olan ufuk çizgisi teorik bir kavramdır. Uçuş sırasında pilotların ve seyir halinde kaptanların güvenli yolculuk yapabilmeleri için kabul ettikleri bir referanstır. Pilotlar uçakların kalkışında, uçuşunda ve inişinde ufuk çizgisini nirengi olarak alırlar. Kaptanlar da yapacakları yolculukta geminin konumunu belirlemek ve güvenli bir şekilde seyir edebilmek için ufuk çizgisini dikkate alırlar.




Yaşam, insanların dünyada doğduğu anda başlayan ve hayatlarının sonuna kadar devam eden bir yolculuktur. Bu yolculuğun, insan olabilmenin temel değerleriyle örtüşebilmesi için, vicdani, ahlaki ve etik değerlerin referans olarak alınabilmesi esastır. İnsanların yaşam yolculuklarında zaman zaman durup doğru yolda olup olmadıklarını bu temel değerlere bakarak değerlendirmeleri gerekir. Çünkü bu değerler de insanların yaşadıkları kendi dünyalarındaki ufuk çizgileridir.

Ufuk çizgisi isimli bestemde insanların yaşam yolculuğunu bu referans değerlere göre sorgulatmayı amaçladım. Doğdukları günden bu zamana kadar yaşadıkları süre içinde yaptıklarını ve yapamadıklarını kısacası hayat yolculuklarını değerlendirmelerini istedim… Ve eklemek isterim ki; sanata ve sanatçılara desteklerini esirgemeyen On Air Music Co. ekibine çok teşekkür ederim.”

Yalın müzik serüveninin 20’inci yılını stadyum konseriyle kutluyor!

Türk pop müziğine unutulmaz eserler kazandıran Yalın, profesyonel müzik kariyerinin 20’nci yılını Beşiktaş Stadyumu’nda vereceği dev konserle kutluyor.  2004 yılında çıkardığı “Ellerine Sağlık” albümünden günümüze kadar seslendirdiği ve bestelediği şarkılarla Türk pop müziğine unutulmaz eserler kazandıran Yalın, profesyonel müzik kariyerinin 20’nci yılını Beşiktaş Stadyumu’nda vereceği dev bir konser ile kutluyor.




Görkemli sahne tasarımı, etkileyici performansı ve en sevilen hitleri ile 31 Mayıs’ta unutulmaz bir gece yaşatacak konserin biletleri Türkiye’nin kapsayıcılığı en geniş teknoloji odaklı online etkinlik biletleme platformu Biletinial’da satışta.

Kariyeri boyunca dört albüm yayınlayan Yalın, “Küçücüğüm”, “Zalim”, “Keşke”, “Alışmak Zorundayım”ın da aralarında olduğu hit şarkılarla Türk pop müziğinin en çok dinlenen isimleri arasında yerini aldı. Yaptığı açıklamada stadyum konserinin hayallerinin ötesinde olduğunu söyleyen Yalın, kariyerinin 20’inci yılını sevdikleriyle birlikte kutlamanın heyecanını yaşıyor.

Brad Pitt’in De’Longhi ile kahve yolculuğu, Türk ekranlarında!

Saruhan Holding çatısı altında faaliyet gösteren İtalyan kahve markası De’Longhi, marka elçisi Brad Pitt’in başrolünde yer aldığı “Perfetto” serisinin son reklam filmiyle Türk ekranlarına geldi. Ödüllü yönetmen Bennett Miller tarafından yönetilen reklam filmi, Brad Pitt’in büyüleyici Akdeniz manzarası eşliğinde “Perfetto” kahve deneyimini yaşadığı duygusal bir yolculuğa odaklanıyor.




2021 yılından beri Saruhan Holding tarafından Türkiye distribütörlüğü gerçekleştirilen De’Longhi, global Perfetto kampanyasının ikinci bölümünü, marka elçisi Brad Pitt’in başrolünde yer aldığı bir reklam filmiyle Türk ekranlarına taşıdı. Ödüllü yönetmen Bennett Miller tarafından yönetilen ve Oscar ödüllü müzisyen Justin Hurwitz’in müziğini bestelediği reklam filmi; Brad Pitt’in Akdeniz sokaklarında gezerken kahvenin birleştirici gücü ve hayatın sıradan güzelliklerini keşfetmesini anlatıyor. Kahve yolculuğunun ardından evine dönen Brad Pitt, otomatik espresso makinesi “Eletta Explore” ile hazırladığı favori kahvesini keyifle yudumlayarak yaşadığı “Perfetto” anın tadını çıkarıyor.




Saruhan Holding bünyesinde kahve severlerle buluşan De’Longhi, “Perfetto” kampanyasının ikinci reklam filmiyle; hayatın keyfine varmanın, boş zamanların tadını çıkarmanın ve duygusal bağları beslemenin önemini vurgularken kahvenin herkesi bir araya getiren evrensel bir dil ve yaşam tarzı olduğu mesajını da veriyor. Brad Pitt’in De’Longhi ile unutulmaz kahve yolculuğu; kampanya, televizyon, outdoor, yazılı basın ve dijital kanallarda yer alacak.

Saba Tümer’e konuk olan Acun Ilıcalı’dan samimi açıklamalar!

Saba Tümer’in yapımcılığını Hann Yapım’ın üstlendiği, Peyman’ın sponsorluğunda kendi kanalında yayınlanan “Saba Tümer’le” isimli YouTube programının ilk konuğu Acun Ilıcalı oldu. Tümer, ev konseptinde Hann Sahne’de çekilen programında her hafta birbirinden ünlü dostlarını ağırlayacak. Acun Ilıcalı, konuk olduğu Saba Tümer’in YouTube programı “Saba Tümer’le” de samimi açıklamalarda bulundu.




Dünyanın en iyi 7 doktoru arasında gösterilen Türk doktor Yadigar Genç!

Almanya’da yaşayan Türk Doktor Yadigar Genç Kanserle mücadele de geliştirdiği Lazer ile tedavi ve onkolojik tedavi ile dünyanın gündemine oturdu. Kanser ile mücadele de dünyanın en iyi yedi doktoru arasında gösterilmekte. Türkiye ‘de üye olduğu bilim kurulu üyelikleri ile de Türk sağlık sektörünün yakından tanıdığı Yadigar Genç. Lazerle kanser tedavisinin ikinci aşamasında Onkolojik tedavi yöntemi ile de birçok ülkeden gelen hastaların umut kaynağı oldu.




2024 yılında 5 durumu olmayan hastayı da tedavi edeceğini belirten Yadigar Genç, imkanlarımız el vermesi durumunda bu sayının Türk hasta sayısının 10 ve üzeri olarak tedavilerini üstleneceğini ve başta Türk olmak üzere diğer hastalarında yaşama tutunması için eklinden geleni yapacağını belirtti. Dr. Yadigar Genç; “Onkolojik tedavi yönteminin kanser tedavisinde başarı oranı diğer tedavi yöntemlerine göre % 70 daha fazla. Ve daha kısa sürede cevaplar vermekte. Onkolojik virüsler, kanser tedavisinde giderek daha fazla ilgi gören bir alanı temsil eder. Bu tedavi stratejisi, virüslerin genetik olarak modifiye edilmesini içerir, böylece özellikle kanser hücrelerini hedef alır ve bunları yok ederken sağlıklı hücrelere zarar vermez.”




”Onkolojik virüslerin kullanımı, kanser hücrelerini seçici olarak enfekte ederek, içlerinde çoğalır ve nihayetinde patlayarak hücrelerin ölümüne yol açar. Bu süreç, immün sistem yanıtını artırarak ve anti-tümör etki sağlayarak kanserle mücadeleyi destekler. Onkolojik virüs tedavisi, geleneksel kanser tedavilerine yanıt vermeyen veya yan etkileri tolere edemeyen hastalar için umut vadeden bir alternatif olarak görülmektedir. Sonuç olarak, onkolojik virüslerin kanser tedavisindeki büyük potansiyel çekmektedir ve gelecekte kanser tedavisi stratejilerinde önemli bir rol oynamamaktadır. Onkolitik kanser virüs tedavisi Almanya’da Dr. Yadigar Genç bünyesinde Genç Medical merkezinde uygulanmaktadır, modern innovativ kanser tedavi opsiyonu olarak hastalar için daha etkili ve daha az invaziv tedavi seçeneğini sağlamaktadır.”

Müslüm baba’nın duyulmamış 6 şarkısı ‘Tozlu Raflar’da!

Müslüm Gürses’in müzik şirketi Elenor Müzik, sanatçının daha önce hiç duyulmamış yeni şarkılarını yayınlayacağını duyurdu. Elenor Müzik arşivinde özenle saklanan şarkılar ‘Tozlu Raflar’ isimli albümde bir araya geldi. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın dört bir yanında milyonlarca hayranı bulunan, Türk müzik tarihinin efsanesi Müslüm Gürses; hayata veda edişinin 11. yılında yeni şarkıları ve kendi sesi ile hayranları ile buluşacak.




Gürses’in daha önce seslendirip hiçbir yerde paylaşmadığı, arşivinde özenle saklanan şarkılar, ustanın kendi yorumuyla ‘Tozlu Raflar’ isimli albümde bir araya geliyor. 6 farklı şarkıdan oluşan albüm yakında tüm müzik platformlarında yerini alacak. 18 Nisan’da dinleyiciyle bulaşacak olan sıfır kilometre şarkıların isimleri de önümüzdeki günlerde açıklanacak.

Tan Taşçı, yeni şarkısı “dön geri”yi müzikseverlerle buluşturdu!

Tan Taşçı’nın dokuzuncu stüdyo albümü “Sende de Benden Var”ın yeni teklisi “Dön Geri” TCTVL etiketiyle tüm dijital platformlarda yayında. Türk müzik endüstrisinde birçok hit şarkıya imza atan, konserleri ile çok konuşulan söz yazarı, besteci ve yorumcu Tan Taşçı, farklı projelerinin yanı sıra albüm şarkılarını da yayınlamaya devam ediyor.




Söz ve bestesi Tan Taşçı’ya düzenlemesi Olcay Demirci’ye ait olan “Dön Geri”, aşktaki kabullenişi anlatan sözleri, 90’ların efsanevi düzenlemelerine göz kırpan soundu ile Tan Taşçı’nın unutulmaz balladları arasında yerini almaya hazırlanıyor. “Dön Geri”nin teaserı yayınlandığı andan itibaren milyonlarca kez izlendi. Sanatçı, “Dön Geri”nin video klibi için İzzet Başlak yönetmenliğinde Bodrum’da kamera karşısına geçti. Uzun zaman sonra Tan Taşçı’yı izleyeceğimiz video da sanatçı yine doğa ile iç içe bir performansa imza attı. Klibin çekimleri Bodrum-Milas yolu üzerindeki farklı göçmen kuşlara ev sahipliği yapan ve flamingoların da uğrak yeri olan alanda gerçekleşti.

Ersay Üner’in yeni şarkısı ”Sevme”ye acil müdahale!

Hit makinesi Ersay Üner ikinci albümünün hazırlıklarını bitirir bitirmez Los Angeles’a gitti. Ancak bir hafta sonra çıkmayı bekleyen albümün tek yeni parçası ‘Sevme’ internete sızdı! Kısa sürede müdahale edilerek kaldırılsa da ‘Sevme’ birçok müzik severe ulaştı ve tam not aldı.




Pop müziğin dillere marş olan birçok hitini yaratan isim Ersay Üner yorumculuk alanında da başarısını yayınladığı şarkılarla ispat etmiş, ikinci albümünün çıkış tarihini de duyurmuştu. Albümü bitirir bitirmez Los Angeles’a tatile giden Ersay Üner ve ekibinin ser verip sır vermediği albümünün tek yeni şarkısı olduğu söylenen ‘Sevme’ internete sızdı! Hızlı bir müdahale ile şarkı erişimden kaldırılsa da sosyal medyada şarkının sözleri paylaşıldı. Son gelişmeler nedeniyle albümün çıkış tarihi güncellenerek 3 Nisan’a alındı. Söz, müzik ve düzenlemesi Ersay Üner’e ait ‘Sevme’ nette kaldığı kısa süre içinde birçok kişiye ulaştı ve müzik severlerden tam not aldı.

Ayça Varlıer 2,5 yıl sonra Amerika’dan Türkiye’ye dönüş yaptı!

Tüm kariyerini Amerika hayali için sıfırlayıp 2,5 yıl önce Türkiye’den giden Ayça Varlıer, doğup büyüdüğü topraklara yeniden dönüş yaptı. New York’ta oyunculuk eğitimi alıp müzikallerde, sinema ve dizilerde rol alan Varlıer, bir yandan da özel gecelerde ve etkinliklerde şarkıcılık kariyerine de devam etti.




Hayallerini gerçekleştirip, istediği başarıları elde eden ünlü oyuncu, Türkiye’den gelen yoğun dizi, reklam ve sinema tekliflerine sağlıklı yanıtlar verip, kaldığı yerden iş hayatına hızlıca geri dönüş yapabilmek için döndüğünü açıkladı. 15 gün önce sessiz sedasız İstanbul’a dönen Varlıer, kısa bir dinlenme ve ön hazırlık aşaması sonrası, bayramdan sonra işler için kolları sıvamaya başlıyor.

Kütüphane Haftası’nda Meşher’in sergisindeki nadir kitaplar dikkat çekiyor!

İstanbul’un önde gelen disiplinlerarası sergi mekânı Meşher, ziyaretçilerine Göz Alabildiğine İstanbul sergisinde yer alan ilk baskılardan ender boyuttaki kitaplara kadar nadide eserleri yakından görme imkânı sunuyor. Meşher’de devam eden ve 15. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk çeyreğine bir kesit sunan Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisinde, 15. yüzyılın en çok çizim içeren kitabının ilk baskısı, Melling’in topografik çizimde başyapıt sayılan kitabı gibi pek çok nadir yapıtı bir arada görmek mümkün.




Fetihten önceki İstanbul

Sergideki en eski tarihli yapıt 1493 yılında basılan Hartmann Schedel’e ait Liber chronicarum (“Nürnberg Kroniği” olarak da bilinir) isimli yayın. Ortaçağ Avrupa’sında en büyük kişisel kütüphanelerden birini kurmuş tutkulu bir kitap koleksiyoneri olan Schedel’in yazdığı kronik, geniş anlamda, yaradılıştan başlayıp Schedel’in kendi zamanına kadar gelen bir dünya tarihidir. Sanatçı Albrecht Dürer’in de katkıda bulunduğuna inanılan, 15. yüzyılın en çok çizim içeren bu kitabının ilk baskısı, sergide, İstanbul’un payitaht olmadan önceki döneminden geniş açılı bir görselin olduğu iki sayfa açılarak gösteriliyor. Bu çizim, İstanbul’un en eski basılı temsillerinden biridir; şehir, doğudan kuşbakışı olarak, fetihten önce olabilecek hâliyle görülür.

Carbognano’nun (Kömürciyan) İstanbul’u

Sergideki nadir kitaplar arasında Pera’da Katolik Ermeni bir ailenin (Kömürciyan) çocuğu olarak dünyaya gelen Cosimo Comidas de Carbognano’nun Descrizione topografica dello stato presente di Costantinopoli [İstanbul’un Şimdiki Durumunun Topografik Betimlemesi] isimli kitabı da yer alıyor. 1778 yılında yazmaya başladığı ve 1786’ya kadar büyük çoğunluğunu bitirdiği kitapta İstanbul’un sayısız yabancıyı büyüleyen egzotik ve pitoresk yanlarından uzak duran Carbognano, gerçekçi bir yaklaşımla şehrin topografisi, anıtları ve antik eserleri, ticareti ve pazarları, yerel mimarisi vb. üzerinde yoğunlaşıyor.




Melling’in göz alıcı çizimleri

Alman asıllı Fransız mimar ve ressam Antoine-Ignace Melling’in Voyage pittoresque de Constantinople et des rives du Bosphore [İstanbul ve Boğaz Kıyılarında Pitoresk Seyahat] isimli kitabı ise topografik çizimde bir başyapıt; belki de İstanbul’la ilgili en güzel, 106,5 × 66 cm levha cildiyle en büyük resimli kitap sayılıyor. İlk baskının sergideki örneği, gravür levhalarının katlanmadığı çok ender sayıdaki kopyadan biri.

Eser künyeleri:
Hartmann Schedel (1440–1514)
Çizimler: Michael Wolgemut ve Wilhelm Pleydenwurff ve atölyeleri
Liber chronicarum [“Nürnberg Kronigi” olarak bilinir]
Nürnberg: Sebald Schreyer ve Sebastian Kammermeister için Anton Koberger, 12 Temmuz 1493.

Cosimo Comidas de Carbognano (1749–1814)
Descrizione topografica dello stato presente di Costantinopoli
[İstanbul’un Şimdiki Durumunun Topografik Betimlemesi]
Bassano: [Giuseppe Remondini & figli,] 1794.

Antoine-Ignace Melling (1763–1831)
Voyage pittoresque de Constantinople et des rives du Bosphore
[İstanbul ve Boğaz Kıyılarında Pitoresk Seyahat]
Paris, Strasbourg ve Londra: Treuttel & Würtz, [1809]–1819.

Page 18 of 467

Powered by WordPress & Theme by Anders Norén