Bir travmanın gölgesinde, aşkın ve korkunun en karanlık biçimiyle yüzleşme zamanı. Modern sinema estetiğini geleneksel korku anlatılarıyla harmanlayan ZiFiR, insan zihninin derinliklerinde saklı kalan bastırılmış anıların, görünmeyenle kurulan ölümcül bağların ve aşkın doğaüstü bir kıskançlıkla nasıl bir kabusa dönüşebileceğinin çarpıcı bir temsili olarak sinema izleyicisinin karşısına çıkıyor.
Yönetmenliğini Paşhan Yılmazel ve Mustafa Özen’in üstlendiği; senaryosunu ise ikinci kez uzun metraj formatta kaleme alan Paşhan Yılmazel’in yazdığı ZiFiR, yalnızca bir korku filmi değil, aynı zamanda kadın psikolojisine, toplumsal baskıya ve bastırılmış travmalara dair derinlikli bir anlatı sunuyor. Başrollerinde Damla Latin, Günay Narlı, İrem İpek, Habil Ceyhan, Bennur Duyucu, Coşkun Gültekin ve Talha Batdal’ın yer aldığı film, genç bir kadın olan Seval’in geçmişiyle hesaplaşırken, akıl ile metafizik arasındaki ince çizgide verdiği mücadeleyi konu alıyor. Çocukluğundan gelen karanlık bir varlığın, bastırılmış bir travma aracılığıyla tekrar hayatına sızması, Seval’in iç dünyasında yıkıcı bir dönüşüm başlatır.
Falcı seansıyla başlayan ve bir “âşık cin”in kıskançlığına kadar uzanan bu karanlık yolculuk; izleyiciyi yalnızca korkuyla değil, aynı zamanda insan zihninin kırılganlığı, inançla delilik arasındaki sınırlar ve sevginin kontrolsüz gücüyle de yüzleşmeye zorluyor. Mustafa Özen’in görüntü yönetmenliğini üstlendiği filmde atmosfer, ışık ve kadrajlar; bilinçaltının katmanlarını yansıtan metaforlarla dolu.
Filmin müzikleri ise Berlin’de, BBM Media Stüdyosu’nda, uluslararası çapta çalışmalar yürüten PADA HOUSEtarafından bestelenerek kaydedildi. Bu özgün müzikler, ZİFİR’in tekinsiz atmosferine eşlik eden duygusal derinliği ve gerilimi daha da yoğunlaştırıyor. Görsel ve işitsel dünya, izleyiciyi sarmalayan güçlü bir deneyime dönüştürülüyor. Yapımcılığını Ömer Beltekin, Paşhan Yılmazel ve Mustafa Özen’in üstlendiği ZiFiR, Film House Entertainment by Onur Yılmaz & Almira Yapım imzasıyla çok yakında sinemalarda izleyiciyle buluşacak.
Yazar: DS Kültür Sanat Page 3 of 467
Türk müziğinin unutulmaz isimlerinden İbrahim Erkal’ın eseri “Unutmayacağım”, bu kez sinema dünyasında yankı buluyor. İstanbul Film Festivali’nden “En İyi Senaryo” ve “En İyi Erkek Oyuncu” ödülleriyle dönen “Bildiğin Gibi Değil” filminin müziklerinde yer alan eser, filmin oyuncuları Serdar Orçin, Alican Yücesoy, Hazal Türesan ve yönetmen Vuslat Saraçoğlu tarafından seslendirildi.
Söz ve müziği İbrahim Erkal’a ait olan “Unutmayacağım”, filmdeki dramatik anlatımın kalbinde yer alarak izleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşatıyor. Eserin kayıtlarında Anıl Şenarsoy (gitar) ve Onur Gündüz (ud) enstrümanlarıyla yer alırken, mix ve mastering çalışmaları Erman Aydöner tarafından gerçekleştirildi. Çalışmanın stüdyo kayıtları ise Lavega Project’te yapıldı.
Ulus Müzik etiketiyle yayınlanan “Unutmayacağım”, tüm dijital platformlarda dinleyicilerle buluşuyor. Film ise Streç Film yapımcılığında, İbrahim Erkal’ın doğum günü olan 10 Ekim’de vizyona girerek usta sanatçının hatırasını sinema perdesinde yeniden yaşatacak.
Tan Taşçı, 12 Eylül’de tamamını dinleyicisiyle buluşturacağı “Sende De Benden Var” albümünden şarkılarını yayınlamaya devam ediyor. Söz, müzik ve düzenlemesi Taşçı’ya ait olan, albümün beşinci teklisi “Giderken” TCTVL etiketiyle tüm dijital platformlarda yerini aldı.
Etnik Türk enstrümanlarının büyüleyici dokusunu, modern pop tınılarıyla buluşturan “Giderken”, yoğun duygusal atmosferi ve etkileyici sözleriyle öne çıkarken, Tan Taşçı’nın güçlü slowlarından biri olarak diskografisinde özel bir yer ediniyor.
“Sende De Benden Var” albümü, Tan Taşçı’nın kariyerinin en kişisel ve bütünlüklü projesi olarak, sanatçının imzasını taşıyan derinliği yüksek şarkılar ile dikkat çekiyor. Sanatçının titizlikle hazırladığı ve merakla beklenen yeni albümü için geri sayım devam ediyor.
Sanatçı Çilem Duman, geleneksel Urfa türküsü “Ayağında Kundura”yı modern bir yorumla yeniden seslendirdi. Operatik vokaliyle esere farklı bir ruh katan Duman’a, genç rapçi Orçun Baran sözleri ve vokaliyle eşlik etti.
Projenin klibi, yönetmen Ali Eşitmez imzasıyla İstanbul’un tarihi semti Balat’ta çekildi. Çalışma, Seyhan Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda müzikseverlerle buluştu. Eserin mix’ini Orçun Baran, mastering’ini ise Emre Kıral üstlendi.
Projeye dair konuşan Çilem Duman, türkülerle kurduğu bağı şu sözlerle dile getirdi: “Ben Anadolu’nun ruhundan yetişen bir sanatçıyım. Özümüz olan türküler benim için çok kıymetli. Gençlerle buluşmak için onların sevdikleri modern formatları da kullanıyoruz. ‘Ayağında Kundura’da opera, rap ve popu bir araya getirdik. Eminim dinleyicinin ruhuna işleyecek.”
Duman, türkülerdeki toplumsal hafızaya da dikkat çekerek, “Anadolu’nun duyguları, gerçek yaşanmışlıkları bu eserlerde saklı. Samimiyet ve gerçeklik onların ana temasıdır” dedi.

Sanatçı, projesiyle dinleyiciyi hem geçmişe hem de geleceğe taşıyan bir yolculuk hedeflediğini vurguladı: “Eskiden beslenip yepyeni bir yol açmak istiyorum. Opera vokallerim, rap bölümleri, pop ve elektronik düzenlemeler bir arada. Bu çok yönlü proje, dinleyiciye yeni bir kapı açacak.”
Türk rock müziğinin güçlü sesi Fatma Turgut, dinleyicilerini biten bir aşkın ardından gelen o derin sessizlikle buluşturuyor. “Güzel Bir Son”, hüzünle kabullenişin iç içe geçtiği bir hikâye anlatıyor.
Sözleri Fatma Turgut ve Umut Er’in ortak kaleminden çıkan şarkının bestesi ve aranjesi Umut Er imzası taşıyor. Fatma Turgut, güçlü yorumuyla bu defa vedanın en zarif halini kelimelere taşıyor. “Güzel Bir Son”, Avrupa Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Pop, caz, elektro pop gibi birden fazla müzik türünü harmanladığı başarılı projeleriyle tanınan Burcu Kısakürek, yeni şarkısı ‘’Öyle Pişmanlıklar’’ ile müzikal yolculuğunda bu kez en derin duygulardan biriyle hesaplaşıyor: pişmanlık.
Sanatçının pandemi döneminde yazdığı ve isyankar ruhunu müzikle ifade ettiği yeni teklisi “Öyle Pişmanlıklar” bir hesaplaşma şarkısına dönüşüyor. Söz ve müziği Burcu Kısakürek’e ait olan şarkı, Ateş Berker Öngören’in modern ve cesur düzenlemesiyle bambaşka bir boyuta taşınıyor. Elektronik ve rap unsurlarla harmanlanan şarkı, dinleyiciyi kendi pişmanlıklarıyla yüzleşmeye davet ediyor.
Sanatsal Bir Görsel Dünya!
Şarkının iddialı görsel dünyası da en az müziği kadar etkileyici. Klipte, Umut Yıldırım’ın bir sanat galerisini andıran kısa videoları ve güçlü portreleri kullanıldı. Bu görsellerin konsept tasarımı, styling ve post-production süreçleri U Studio tarafından, videolar Burak Özen tarafından ve saç tasarımı Engin Çakmak tarafından gerçekleştirildi.
Burcu Kısakürek’in en cesur işlerinden biri olan “Öyle Pişmanlıklar”, GTR Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda yayınlandı.
Yeni Anadolu’nun temsilcisi başarılı sanatçı Emre Fel, merakla beklenen ikinci stüdyo albümü ‘’Eyvahlar Olsun’’ un habercisi ilk tekli olan ‘’Hayır Gelmez’’ şarkısını dinleyicilerle buluşturdu. Emre Fel’in özgün müzik yolculuğunda yeni bir dönemi işaret eden şarkı, Sonbahar aylarında yayımlanması planlanan yeni albüm ile ilgili de önemli ipuçları veriyor.
Sözü, bestesi ve düzenlemesi sanatçının kendisine ait olan “Hayır Gelmez” şarkısı Anadolu rock ruhunu hissettirirken aynı zamanda daha enerjik ve dinamik bir sound sunuyor. Bugüne kadar yayımladığı hit şarkılarla geniş bir hayran kitlesi edinen ve müzik listelerinde üst sıralara yerleşen Emre Fel, yeni şarkısı “Hayır Gelmez” ile başarısını bir adım daha ileri taşımaya hazırlanıyor.
Şarkının görsel dünyasını tamamlayan video klibin yönetmenliğini ise Samet Eruzun ve Ümit Şahin üstlendi. Kurgusu ve güçlü atmosferiyle dikkat çeken klip, bir judo salonunda çekilerek şarkının enerjisini görsel olarak da pekiştiriyor.
Kendine has sesi ve çok yönlü sanat kimliğiyle iz bırakan Öykü Gürman, Pasaj Müzik etiketiyle yayınladığı yeni teklisi “Öderim Bedeli” ile müzikseverleri derin bir içsel yolculuğa davet ediyor.
Öykü Gürman, bu çalışmasında dinleyicisini duyguların en derinine davet ediyor. Parçanın nakaratında yer alan “Kadere de inat yediysem bir halt, öderim bedeli, ne kadar olabilir zarar?” cümlesi, bir yandan hayatla inatlaşan bir ruh halini yansıtırken, diğer yandan yaşanan her şeyin sorumluluğunu alma cesaretini, içsel bir kabullenişi ve kaderle barış içinde bir teslimiyeti ortaya koyuyor. Bu şarkıda isyan sessizce yerini farkındalığa, şikâyet şükre bırakıyor.
Bu parça; güçlü olmak zorunda kalanların, yorulsa da içsel dengeyi bulmayı seçenlerin, bazen susarak teslim olanların şarkısı. Gürman’ın sesi, bu içsel katmanları büyük bir samimiyet ve duygusal derinlikle dinleyiciye ulaştırıyor.
Söz ve müziği Özlem Güneykaya’ya ait olan bu şarkı; savrulmuş bir ruhun hayata tutunma çabasını, farkındalıkla gelen kabullenişi ve dingin bir teslimiyeti anlatıyor.
Melihcan Ataklar’ın duygu odaklı düzenlemesi, Yalçın Yakın’ın sıcak gitarları ve Aliş Kaygusuz’un dokunuşlarıyla parçanın ses evreni sade ama yoğun bir atmosfer yaratıyor. Kayıtlar, Fade Out Studios’ta Kerem Cakıroğlu ve Gökhan Doğum tarafından alındı.
Anamur Belediyesi tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen 1. Kitap Festivali, üçüncü gününde de kitapseverlerin yoğun ilgisiyle devam etti. Festival kapsamında gerçekleştirilen etkinliklerde, Yeşilçam’ın efsane ismi Kemal Sunal’ın eşi Gül Sunal ile kültür-sanat dünyasının önemli isimleri Anamurlularla buluştu.
Gül Sunal, festival kapsamında düzenlenen söyleşi ve imza gününde sanatseverlerle bir araya geldi. “Kemal, Hadi Gel Bi Kahve İçelim” adlı kitabını imzalayan Sunal, Anamurluların ilgisinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
“Kitabım Anamurlu dostlarım tarafından büyük ilgi gördü. Dostlarım diyorum çünkü öyle güzel sarıp sarmaladılar ki beni… Kemal’i… Çok teşekkür ederim,” ifadelerini kullanan Sunal, etkinlik sonunda okurlarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Türk sinemasının merakla beklenen yapımı “Güneşin Karanlığında Kosova”, 5 Eylül’de sinemaseverlerle buluşacak. Yönetmenliğini Haktan Özkan’ın, idari koordinatörlüğünü Canan Yılmaz’ın üstlendiği film; aksiyon, dram ve politik gerilim türlerini bir araya getiriyor.
Sadece bir ajan hikâyesi olmanın ötesine geçen yapım, Balkanlar’ın ruhunu, tarihî dokusunu ve Anadolu’nun yüzyıllık hikâyelerini çok katmanlı bir anlatımla beyazperdeye taşıyor. Film, Türk ajanlarının Balkanlar’da çıkması muhtemel büyük bir savaşı engelleme mücadelesini merkezine alırken, savaşın bireysel ve toplumsal etkilerini de gerçekçi bir dille aktarıyor.

Başrollerde Gökhan Tunalıgil, Ayhan Krüezi ve Ebru Taşçı yer alıyor. Tunalıgil’in canlandırdığı özel ajan Mirsad ile Taşçı’nın hayat verdiği Kosova İstihbarat Şefi Ayser, Kosova’ya yapılacak büyük bir saldırıyı durdurmak için güçlerini birleştiriyor. Mirsad’ın çocukluk arkadaşı Haris’i ise Ayhan Krüezi canlandırıyor. Karakterlerin geçmişe dayanan bağları, aksiyon sahnelerine güçlü bir dramatik derinlik katıyor.
Türkiye, Sırbistan, Bosna-Hersek ve Kosova’da çekilen film, Balkan coğrafyasının tarihî atmosferini yansıtarak hikâyeye görsel bir zenginlik kazandırıyor. Ümit Acar, Müge Ulusoy, Bora Sivri, Ali Düşenkalkar, Ayhan Işık ve Kosovalı sanatçı Sonay Buş gibi isimler de geniş oyuncu kadrosunda yer alıyor.

Çiçek Yapım imzasıyla çekilen ve CJ ENM Türkiye tarafından dağıtılacak olan “Güneşin Karanlığında Kosova”, savaş, dostluk, fedakârlık ve geçmişle yüzleşme temalarını işleyerek her kesimden izleyiciye hitap eden güçlü bir sinema deneyimi sunmayı hedefliyor.