Yazın gelmesiyle birlikte beslenmemize biraz daha önem verdiğimiz bugünlerde “sağlıklı beslenmenin önemi nedir? Doğru diyet nasıl olmalı ve diyette sıklıkla yapılan hatalar hangileri? Ve günlük hayatımızda kontrolsüz şekilde tükettiğimiz ürünlerin bize geri dönüşü nasıl olur?” gibi soruları sizler için uzmanına sorduk.




Röportaj: Abdussamed Tosun
dskultursanat@yahoo.com

Abdussamed Tosun: Beyza Nur, öncelikle senin hikayenle başlamak istiyorum. Nasıl bir ailede büyüdün? Mutfakla, yemekle aran nasıldı? Diyetisyen olmaya nasıl karar verdin? Kısaca bize biraz kendinden bahseder misin?

Beyza Nur Soyeşik: Merhaba ben Diyetisyen Beyza Nur Soyeşik. 23 yaşındayım. 2022 yılında Artvin Çoruh Üniversitesi ‘Beslenme ve Diyetetik’ bölümünden mezun oldum. Diyetisyen olmaya karar verme sürecim 14-15 yaşlarında başladı. Aslında o yaşlar tam olarak doğruyu ve yanlışı ayırt edemediğimiz yaşlar oluyor ve en çok o yaşlarda yeme düzensizliğine rastlıyoruz. Bende o yaşlarda yeme düzensizliği çekiyordum çünkü ideal kilomda olmama rağmen sürekli kilolu olduğuma dair söylemler oluyordu. Ailem yemek yemeyi seven bir aile ve annem çok güzel bir aşçıdır. İç Anadolu Bölgesinde yaşadığımız için yemekler hamur ve et ağırlıklı oluyor. Bu sebeple yemekle aram küçüklüğümde de oldukça iyiydi. Fakat lise çağlarımda kilolusun söylemlerinden ötürü kendimi aç bırakmaya başlamıştım. Bazen günlerce yemediğim oluyordu. Vücut aç kaldığı içinde bir süre sonra çok fazla yeme isteği oluşuyordu. Tabi bu süreç benim için kolay geçmemişti. Konstipasyon, şişkinlik, halsizlik, sürekli uyuma isteği, depresyon gibi hem ruhsal hem fiziksel hastalıklara yol açıyordu. Tam bu süreçte diyetisyen olmak ve doğru olanı öğrenmek istediğime karar verdim.

 

Abdussamed Tosun: Çocukken yemeklerle aranız nasıldı, iştahlı bir çocuk muydunuz yoksa çok yemek seçer miydiniz? O yıllarda çok severek yiyip de hala vazgeçemediğiniz yiyecekler nelerdir?

Beyza Nur Soyeşik: Şimdi olduğu gibi çocukken de yemeklerle aram iyiydi. Sanılanın aksine diyetisyenlerin iştahsız ve az yediğine dair söylemlerinin doğru olmadığının kanıtıyım diyebilirim. Yaprak sarmasını küçükken çok severdim ve hala vazgeçemiyorum. Yaprak sarmasının benim için porsiyonu yoktur. Diğer tüm yiyeceklerde dengeyi kurabiliyor ve porsiyonunu ayarlayabiliyorum.

Abdussamed Tosun: Kahvaltıda ne yiyorsun? Güne nasıl başlıyorsun? Bizimle kendi beslenme alışkanlıklarını ve rutinlerini paylaşır mısın?

Beyza Nur Soyeşik: Bana göre kahvaltı günün en önemli öğünü diyebilirim. Çünkü neredeyse tüm besin ögelerini içeren bir öğün. Kahvaltı yapmadan önce iç organlarımı uyandırmak adına bir bardak su içerim. Kahvaltıda yumurtamı eksik etmemeye çalışırım. Az yağlı peynir, zeytin, domates ve en önemlisi yeşillikler benim için vazgeçilmezdir. Taze nane, roka, tere yemeye bayılırım. Bahçemizde de yetiştiririz. C vitamini açısından en yüksek besin olan yeşil biberi yaz aylarında taze taze tüketirim. Ekmek olarak doyurucu ve lif oranı yüksek tam buğdaylı ekmek tercih eder bazen evde kendim pişiririm. İştahımın olmadığı ve tatlı tüketmek istediğim zamanlarda kahvaltımda yulaf kasesi tercih ederim. Rutin olarak günlük bir fincan şekersiz türk kahvesi içerim. Evde olduğum günler kahvaltı akşam yemeği arasında birkaç tane ara öğün yaparım ve genellikle süt ürünleri ve meyve tercih ederim.

 

Abdussamed Tosun: Sağlıklı beslenme bilincin nasıl oluştu? Sağlıklı beslenmenin vücudunda, zihninde ve ruhunda yarattığı ilk farkı hangi noktada ve nasıl anladın?

Beyza Nur Soyeşik: Sağlıklı beslenme bilincim aslında spor yapmaya başladığım zamanlarda tam olarak oluştu diyebiliriz. Sağlıklı beslenmenin egzersiz ile bir bütün olduğunu düşünüyorum. Spor yapmaya başladığımda bedenime çok fazla emek verdiğimi gördüm ve bunun sadece hareketten ibaret olmaması gerektiğini anladım. İlk olarak paketli gıdaları hayatımdan çıkardım. Yağlı yiyeceklerden uzak durmaya başladım. Sağlıklı yiyecekleri bir bir tanıdım ve daha çok beslenme düzenime ekledim. Vücudumda yarattığı ilk fark istediğimi özgürce giyebilmek ve aynada kendimi sevebildiğimi farketmek oldu. Zihnimde ilk yarattığı fark ise kendimi daha güçlü hissetmek ve bir şeyi istediğimde yapabildiğimi farketmekti. İradeli olabiliyordum. Ruhumda yarattığı ilk fark ise bedenimin temiz olduğunu hissetmekti. Bunları farkettikten sonra bu düzeni bırakmayı hiç istemedim ama tabi ki her insan gibi benimde iniş ve çıkışlarım oluyor. Yine de bir şekilde o motivasyonu bulabiliyotum.

 

Abdussamed Tosun: Sağlık beslenmenin önemi nedir, günlük hayatımızda kontrolsüz şekilde tükettiğimiz ürünlerin bize geri dönüşü nasıl olur?

Beyza Nur Soyeşik: Sağlıklı beslenmenin önemi saymakla bitmez çünkü bana göre hayatını düzene sokuyor. Kahvaltıda poğaça yiyip meyve suyu içmekle yumurta, avokado ve tam buğdaylı ekmek tüketmek aynı şey mi? Yerken hissettiğin şeyler bile aynı değil. Çünkü sağlıklı beslenirken hayatı kontrol eden sensin. Beslenmeni belirleyen, tabağını hazırlayan, buna karar veren sensin. Poğaça yerken karar veren ise katı yağlar. Karar verdikleri şey ise karın bölgende toplanmak. İşte kontrolsüz şekilde tükettiğimiz sağlıksız ürünlerin dönüşü tam olarak bu. Ve bu sadece görünen kısmı. Görünmeyen yani iç organlarında yarattıkları hasarlar kalp hastalığı, diyabet, böbrek, karaciğer hastalıkları olarak kendini belirgin bir şekilde gösteriyor.

 

Abdussamed Tosun: Beslenme düzenini sağlıklı hale getirecek bir insanın mutfağından eksik olmaması gereken gıdalar hangileri?

Beyza Nur Soyeşik: Mutfağımızı renklendiren, lif oranları yüksek mevsimine göre taze sebze ve meyveleri kesinlikle mutfağımızdan ve yemek masamızdan eksik etmemeliyiz. Bunun yanında protein açısından yüksek yoğurt, beyaz et, yumurta ve haftada 2-3 kez tüketmemiz gereken omega-3 oranı yüksek olan balık, sağlıklı yağlar içerek avokadonun olmasını tavsiye ederim. Enerji ihtiyacımızın büyük bit kısmını karşılaması için karbonhidrat olan yulaf, tam buğdaylı ekmek ve baklagilleri de eksik etmemeliyiz.




Abdussamed Tosun: Sağlıklı beslenmek isteyen kişiler bu konuda neler yapmalı ve nelerden uzak durmalı anlatabilir misiniz? Mesela neleri mutfaklarına sokmasınlar?

Beyza Nur Soyeşik: Spesifik olarak şundan uzak durmalılar diyemem çünkü insan doğasında neyi yasaklarsan ona çekilme arzusu vardır. Benim için yasaklı besin yok her zaman denge var. Sağlıklı beslenmek isteyen kişiler öncelikle bedenini dinlemeli buna göre sağlıklı bir beslenme planı oluşturmalıdır. Ben bedenimizin en iyi yol gösterici olduğuna inanırım. Çok fazla yediğimizde, acı bir besin tükettiğimizde, çok yağlı veya çok katı beslendiğimizde kesinlikle bedeninizden ters bir tepki alırsınız. Özellikle bir şeyler belirtmem gerekirse işlenmiş etler, hazır çorbalar, margarin, hazır et bulyonları mutfaklarına sokmasınlar diyebilirim.

 

Abdussamed Tosun: Doğru diyet nasıl olmalı ve diyette sıklıkla yapılan hatalar hangileri?

Beyza Nur Soyeşik: Doğru diyet kesinlikle kişiye özgü olandır. Yani komşunun diyetisyeni komşuna harika bir diyet listesi veriyor olabilir ama bu senin için doğru olacağı anlamına gelmez. Besinler aynı olabilir fakat miktarlar değişir. Diyette en sık yapılan hata kendini aç bırakmak ve hızlı bir şekilde kilo vermektir. Sonuçları tansiyon, karaciğer yağlanması ve verilen 10 kilonun 15 kilo olarak geri alınmasıdır. İlk olarak bu süreçte sabırlı olmalıyız ve başvurduğumuz beslenme uzmanının söylemlerini dikkate almalıyız.

 

Abdussamed Tosun: Kilo kontrolü dışında hangi durumlarda diyetisyene başvurulmalı?

Beyza Nur Soyeşik: Günümüzde diyetisyenlerin sadece kilo verdirdiğine dair büyük bir yanılgı var. Asıl olay şu ki aslında sadece kilo vermek için başvurulmamalıdır. Örneğin diyabeti olan, böbrek hastası, tansiyon hastası bireylerin kesinlikle bir diyetisyene ihtiyacı vardır. Kronik rahatsızlığı olan her birey kendi hastalığının sağlıklı beslenme düzenini kesinlikle bir diyetisyenden öğrenmelidir. Böylelikle sağlıklı toplumlar yetiştirebiliriz. Bilmeliyiz ki ruhsal, zihinsel ve fiziksel anlamda iyi bir ruh halinin olması sağlıklı beslenmekten geçer. Tüm bunların yanında sadece ve sadece sağlıklı beslenmeyi öğrenmek isteyen birisi de diyetisyene başvurabilir.

Abdussamed Tosun: Uzmana danışmadan evde kendi kendine uygulanan diyetleri nasıl yorumluyorsunuz? Bizim için uygun olmayan bir diyet listesini uyguladığımızda ne gibi sorunlarla karşılaşabiliriz? Sizin böyle bir danışanınız oldu mu?

Beyza Nur Soyeşik: Böyle bir danışanım oldu. Yine akran zorbalığı yüzünden kilo vermeye kalkmış ve bir arkadaşının diyet listesini uygulayıp hızlı bir şekilde kilo vermiş. Sonucunda ise tansiyon hastası olmuş. Nasıl bir hastalığımız olduğunda bunun uzmanına başvuruyorsak aynı şey yeme düzenimizde bir bozukluk meydana geldiğinde de diyetisyene başvurmalıyız. Bizim toplumumuz henüz diyetisyenin verdiği hizmeti fark etmiş değil. Hastalara neler öğrettiğimizi, hayatlarında nasıl büyük değişimler yarattığımızın farkında değiller. Bir çok hastalığın çıkış sebebi sağlıksız beslenmek ve biz insanlara hastalıkların meydana gelmemesi imkanını sağlıyoruz. Bu yüzden kesinlikle evde diyet uygulamak yerine devlet hastanesinin diyetisyenine ya da kendi bütçenizi de yormayan özel bir diyetisyene gitmenizi öneririm.

 

Abdussamed Tosun: Mesleğinizden arta kalan zamanlarda en çok nelere vakit harcar, ne yapmaktan zevk alırsınız?

Beyza Nur Soyeşik: Mesleğim artık yaşam tarzım haline geldi ve her şeyi onun için yapıyor gibiyim. Örneğin kitap okuyorsam genellikle sağlıklı beslenmek üzerine oluyor. Fakat bunun dışında yabancı dil öğreniyorum, yoga ve fitnessla ilgileniyorum.

 

Abdussamed Tosun: Son olarak hayat felsefenizin ne olduğunu sorabilir miyiz?

Beyza Nur Soyeşik: Hayat felsefem tam olarak şu: ‘‘ Bulunduğun anı tekrar yaşayamayacağının bilincinde olursan hayat sana daha anlamlı gelir. ’’ Bu yüzden anları kendine zehir etme, gittiğin yerde ne meşhursa ye, arkadaşlarınla o kahveyi iç, doğum günlerinde o bir dilim pastayı çöpe atma çünkü buna gerek yok. Önemli olan hayatın her alanında dengeyi yakalamaktır.