Etiket: sma Page 3 of 4

SMA hastası İrem Nur’un ailesi yardım bekliyor!

Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yaşayan SMA hastası minik İrem Nur ve ailesi kendisine uzatılacak yardım ellerini bekliyor. SMA Tip 1 Ölümcül Kas Hastalığı ile mücadele eden İrem Nur’un kısa bir süre içerisinde gerekli tedaviyi olması gerekiyor. Ümit ve Ceylan Çakto çiftinin kızları İrem Nur için valilik onayı ile kampanya başlatıldı ve İrem Nur’a umut olabilmek için herkes seferber oldu. İrem Nur’un yardım sayfası üzerinden yapılan bir paylaşım ise görenleri duygulandırdı.




Yapılan paylaşıma: ”Lütfen bu fotoğrafa iyi bakın. Bakın ki onun yerinde kendinizin ya da bir yakınınızın olabileceği ihtimali canlansın kafanızda. Empati kurun, kurun ki orada çaresizce bekleyen kişinin siz olabileceği hissi uyansın içinizde. Nasıl? Bir an bile tahayyül etmesi çok zor ve ağır değil mi? Burada bekleyen kişi İrem Nur’un babası. Kızının ameliyattan çıkmasını bekliyor çaresizce. Bu fotoğraf ise o acılar içinde beklerken habersizce çekilmiş. İnsan olabilmenin yolu başkalarının duyduğu acılara kayıtsız kalmamaktan geçer. Hadi o zaman onların yaşadığı bu acılara kayıtsız kalmayalım, onlara destek olalım, yollarında yoldaş olalım.” notu düşüldü.

İrem Nur’a destek olmak için:
iremnuraumutol

Ebrar Nur’un ailesinden duygusal paylaşım: ”Candan öte bir can varmış onun adı’da evlatmış”

SMA hastalığı ile mücadele eden minik Ebrar Nur’un ailesi, sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımla okuyanları duygulandırdı. Türkiye’de SMA hastalığı ile mücadele eden binlerce aileden biri olan Ebrar Nur’un ailesi, kızlarının yeniden hayata tutunabilmesi için kendilerine yapılacak yardımları bekliyor.




Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımda: ”Sevgili Kızım Ebrar Nur’um Güzel prensesim. Bir bahar sabahı, güneşin doğuşu gibi girdin dünyamıza.Seni ilk kucağıma aldığımda korktum İncitirsem ağlatırsam diye Nereden bilebilirdimki seni ben değil illet bir hastalığın inciteceğini, hırpalayacağını. Sen doğduğunda biz tekrar doğduk sanki. O kadar çok hayaller kurdukki annenle… Acaba ilk kelimen anne mi yoksa baba mı olacak, emeklediğin ilk günü, ilk adımlarını attığını, nazlanışlarını, bana çikolata, dondurma al baba deyişinin hayalini.. Senin gözlerime bakıp gülümsemen, işten dönüşümü kapıda heyecanla beklemen, koşarak boynuma sarılman için her şeyimi feda ederdim. Ve seninle yaşayamadığımız, içimizde kalan bir çok heves.
Senin bir damla gözyaşın benim içimde coşan bir deniz. Senin için çabalıyoruz güzel kızım. Seni seven çok güzel ablaların ve abilerin oldu.Sana söz veriyorum parklarda koşup yorulacağımız, elinden tutup okula gideceğimiz günler de gelecek.Sana söz kızım seni tedavine kavuşturana kadar her türlü zorluğa göğüs gereceğim sma değil sen kazanacaksın yürek sızım. Seni hayat boyu hiç yalnız bırakmayacağım mis kokulu Prensesim..” ifadelerine yer verildi.

SMA hastası minik ikizler’in zamanı daralıyor!

Onlar dünya’daki tek SMA ile mücadele eden ikiz kardeşler Aysima ve Nursima, kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor. Minicik bedenleri ile günden güne eriyorlar. İstanbul’da halaları ile yaşayan Aysima ve Nursima kardeşler 6 yaşında tek yumurta ikizleridir. Ölümcül kas hastalığı Sma Tip2 ile mücadele ediyorlar. Skolyozları çok ilerlemiş durumda. Şu an hem SMA ile savaş veriyor hem de anne baba özlemi çekiyorlar.




Ailenin geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası anne bakıma muhtaç, baba, memleketleri olan Van’da annenin bakımı ile ilgileniyor. İkizlerde İstanbul’da halaları ile beraber yaşıyor. Tedavinin maliyetinin yüksek oluşu birçok aile gibi ikizlerin ailelerini de kara kara düşündürüyor. Aysima ve Nursima’nın yeniden sağlığuna kavuşabilmeleri için hayırseverlerin desteğine ihtiyaçları var.

Vedat Alçay, SMA ile mücadele eden Pera bebek için sahne aldı!

Yayınladığı ”iki gözüm, bedel ödedik, sis, kan revan ve son çalışması kahpe kader” isimli şarkıları ile milyonların beğenisini kazanan başarılı şarkıcı Vedat Alçay, geçtiğimiz günlerde SMA hastalığı ile mücadele eden Pera bebek için sahneye çıktı. Alçay bu hareketi ile müzikseverlerin gönülleri bir kez daha feth etti.




Katılımın yoğun olduğu İstanbul, Maltepe Türkan Saylan Kültür Merkezinde düzenlenen konser’de sevilen şarkıcı kendi şarkılarının yanı sıra bir çok şarkıya da yer verdi. Alçay konser sonrası yaptığı açıklamada: ””İlk elime mikrofon aldığım sahnemde, özel kardeşlerimiz için karşılıksız sadece yüzlerinde küçük bir tebessüm bırakabilmek adına onlarla yan yana geldim. Hemen ardından SMA hastası olan kardeşlerimiz için, gerektiğinde sosyal medya hesaplarımızdan, gerektiğinde sahnelerde onlarla yan yana geldik. Yine SMA hastası olan bir kardeşim için, el ele ve yan yanayız” ifadelerini kullandı.

Haluk Levent: ”Ve bu annemiz dün çaresizlikten canına kıydı”

SMA hastalığı ile mücadele eden minik Muzaffer Emin Kiraz’ın annesi Emine Kiraz hayatını son verdi. Olayla ilgili Haluk Levent sosyal medya hesabı üzerinen ”Annemiz çaresizlikten canına kıydı” ifadelerini kullandı. SMA ile mücadele eden diğer aileler gibi Emine Kiraz’da evladını kurtarabilmek için kampanyalar düzenledi lakin gerekli parayı toplayamayan Emine Kiraz’ın yaşamına son verdiği öğrenildi.

Muzaffer Emin Kiraz’ın hesabından yapılan açıklamada: ”Böylesine Acı Bir Haberi Sizlerle Paylaşmak İstemezdik, Ama Ne Varki Hayat Çok Acımasız Muzaffer Bebeğimizin Sevgili Annesi Emine Hanım Oğlunun Çektiği Acılar Karşısında Daha Fazla Dayanamadı ve Hayatına Son VerdiHıçkıra hıçkıra ağlayan surat Muzaffer Önce Allah’a Sonrada Bize Emanet.” ifadelerine yer verildi.

Ahbap derneği başkanı Haluk Levent üzüntüsünü sosyal medya hesabı üzerinden dile getirirken: ”İşin içinden çıkamıyoruz. SMA çocukları için TV programı dahi yaptım. Ama olmuyor. 2 milyon ₺ toplandı Perşembe günü. Her hafta 1 çocuğumuzu kurtarırız diye düşündüm. Ama zaman yetmiyor. Anneler intihar ediyor. Böyle olmayacak. Bir kaynak lazım. Eksik olan 90 milyon dolar lazım.” dedi.

 

 

Duygu Atakan’dan SMA paylaşımı: ”Beni mahvediyor bu çocuklar”

Türkiye’de binlerce ailenin ortak sağlık sorunlarından bir tanesi olan SMA, ile ilgili birçok ünlü isim gibi Duygu Atakan’da sessiz kalmadı. Süper FM’in güler yüzlü ve pozitif radyocusu Duygu Atakan, sürekli gerek radyo programında olsun gerekse sosyal medya paylaşımları ile olsun SMA ile mücadele eden ailelere destek olmaya devam ediyor.




Atakan, sosyal medya paylaşımında; ”Elimden gelse bütün bebeklere yetmek isterim.. O gözyaşlarını tek tek silmek isterim.. Acılarını dindirmek isterim.. Annesinin yürek yangınını en iyi ben anlarım.. Allah’ım her evlada sağlık versin 🙁 Beni mahvediyor bu çocuklar, kalbime inecek bir gün dertlenmekten..” ifadelerini kullandı.

SMA ile mücadele eden Minik Esila’nın ailesi ile konuştuk!

Samet Tosun: Öncelikle bizlere biraz kendinizden ve ailenizden bahseder misiniz ?
Abdullah Annaç: 2 evladımı toprağa verdim birisi 1. 5 yaşında sma hastalığından öldü oğlum diğer kızım ise kalbi delikti doğduktan 10 gün sonra öldü şuan 4 kişilik bir aileyiz sağlıklı bir kızımız ve ölümcül kas hastalığı kampanyasını sürdüğümüz Esila bebeğimiz var.

Samet Tosun: Bizlere biraz SMA hastalığından bahseder misiniz ? sanırım bu konuda bilinen ve bilinmeyen bir takım yanlışlar var, okuyucularımızın bu konuda doğru bilgi sahibi olmaları açısından.
Abdullah Annaç: Sma hastası çocuklar günden güne kasları eriyor öksüremiyor yutkunamıyor ilerledikçe boğazları ve mideleri deliniyor oralardan besleniyorlar yurt dışındaki ilaç tedavisini aldıkları zaman normal insanlar gibi tedavilerine devam edebiliyorlar ama bununda zaman ve kriterleri var.




Samet Tosun: Hastalığın varlığından ilk olarak ne zaman haberdar oldunuz ? ve öğrendikten sonra neler hissettiniz ?
Abdullah Annaç: Hastalık tanısı 20 günlükken konuldu aynı hastalıktan evladımı kaybettiğim için Esila içinde aynı şeyleri hissettim ama çaresi umudu olduğunu öğrendim zaman kaybetmeden kampanya başlattık 8 ayda % 7 olabildik zamanımız daralıyor.

Samet Tosun: Bize hastalık sürecini anlatır mısınız ? neler yaşadınız ?
Abdullah Annaç: Neredeyse her günümüz hastanede geçiyor hastalık belirtileri günden güne artıyor bu çocuklar enfeksiyona açık bir çocuklar hemen herşeyi kapıyorlar çok zorlu bir süreç her an canları tehlikede çocuklarımızın Nezaman ne olacağı belli olmuyor.

Samet Tosun: Peki bu hastalığın tedavisi nasıl oluyor ? biraz tedaviden bahsedebilir miyiz ?
Abdullah Annaç: Yurt dışındaki Zolgensma gen tedavisi orda gerek görülen fizik tedavi vs ve çocuğun durumuna göre tedavisi yapılıp Zolgensma ilacı veriliyor çocuklar bu ilaç ile iyileşiyor normal bireyler gibi hayatlarına devam ediyorlar.

Samet Tosun: Son olarak başlatmış olduğunuz kampanya’dan bahsedelim, neler yapıyorsunuz, genel manası ile anlatır mısınız ?
Abdullah Annaç: Kampanyamızda insanlara ulaşıp zincir ulaştırmamız amaç yayınlar yapıp kumbaralar dağıtıyoruz bize yardımı dokunacak kişilere mesaj atma etkinliği yapıyoruz genel olarak çevremizden Esila için yardım istiyoruz esilayı anlatıyoruz ama yetemiyoruz genel manası bu paranın toplanıp esilanın ilacına kavuşması 🙏🏻

Esila’ya Nefes Ol

SMA ile mücadele eden Minik Irmak’ın babası ile konuştuk! Peki siz minik Irmak’ın umudu olmak ister misiniz ?

Sosyal medya’da hergün binlerce paylaşım yapılıyor, yüzlerce çocuğumuzun ve ailelerinin yardım çığlıklarına şahitlik ediyoruz. İşte onlardan bir tanesi olan Irmak Eser’in ailesi ile görüştük ve bir nebze’de olsa seslerinin daha fazla kişiye ulaşması adına özel bir röportaj gerçekleştirdik. Her bebek bir mucize’dir, bende mucizelere inanan biri olarak yardımlarınızı Irmak Eser’den (diğer tüm çocuklarımızdan) esirgemeyin lütfen.

Samet Tosun: Öncelikle bizlere biraz kendinizden ve ailenizden bahseder misiniz?

Tugay Eser: Merhabalar ben Irmak’ın babası Tugay Eser, İstanbul Arnavutköy’de eşim ve iki kızımla birlikte yaşıyoruz. Bir kozmetik firmasında işçi olarak çalışıyorum.

Samet Tosun: Bizlere biraz SMA hastalığından bahseder misiniz? sanırım bu konuda bilinen ve bilinmeyen birtakım yanlışlar var, okuyucularımızın bu konuda doğru bilgi sahibi olmaları açısından.

Tugay Eser:  SMA hastalığı bebeklerin merkezi sinir sistemini ve iskelet kas sisteminin kontrollü kas hareketlerini etkileyen genetik, yani kalıtsal bir hastalığıdır. SMA hastalığı aynı zamanda çok nadir görülen bir hastalıktır.




Samet Tosun: Hastalığın varlığından ilk olarak ne zaman haberdar oldunuz? ve öğrendikten sonra neler hissettiniz?

Tugay Eser: Doğumundan 1,5 ay sonra el ve kol hareketlerinde azalma olması sebebi ile hastanede yapılan çeşitli tetkikler sonucu kas ağrılarının olduğu teşhisi konuldu. Hareketlerinde kısıtlılık artmaya başlamasıyla aile tekrar detaylı tahliller yapılması için hastaneye başvurdu. Irmak bu zaman zarfında 6 aylık oldu. Ve geç gelen teşhis sonucu ölümcül kas hastalığı olan Sma tip 1 hastası olduğu ortaya çıktı. O an neler hissettiğimizi, neler düşündüğümüzü anlatacak kelimeleri bulmakta inanın zorlanıyorum. Kızınızın adını dahi bilmediğimiz ölümcül bir hastalığa sahip olduğunu öğrenince insanın dünya başına yıkılıyor. Uzun süre ne yapacağımızı bilmeden donup kaldık. İnanın hissettiklerimi anlatmanın yaşadığım korkunun tarifi yok. Çok zor bir durum. Allah kimseye yaşatmasın.

Samet Tosun: Bize hastalık sürecini anlatır mısınız? neler yaşadınız ?

Tugay Eser: Irmak’ın teşhisinin çok geç konulması hastalığın vücutta çeşitli tahribatlara yol açmasına sebep oldu . Irmak bu sürede daha da kötüleşerek, özel bir hastanede yoğun bakıma alındı. Burada iki ay kaldı ancak durumu daha da kötüye gitti, kilo kaybetmeye başladı.

Doktorların durumunun normal olduğunu ve yaşamasının zor olduğunu söylemeleri üzerine, aile bu durumu sosyal medyada paylaştı ve duyarlı insanların olayı Sağlık Bakanlığı’na duyurması sonucu, Bakanlık olaya müdahale etti ve Irmak İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Burada yapılan tetkikler sonucunda doktorlar, Irmak’ın bakımsızlık ve açlık sonucunda bağırsaklarının birbirine yapıştığını tespit etti.

Irmak bu süreçte, İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yaklaşık üç ay yoğun bakım ünitesinde kaldı. Aile evlatlarının gözünün önünde eridiğini görüp kahrolurken bir yandan tadavi için çareler aramaya başladı.

Irmak yaşadığı talihsizliklerle savaşırken taburcu edildikten iki gün sonra Irmak’ın nabız ve nefesinin düşmesi sonucu tekrar hastaneye kaldırıldı. Irmak bebek ne yazık ki hastalığının dışında bir sürü ihmal ve hata ile de savaşmak zorunda kaldı.

22 Nisan 2021 günü yine bir ihmal yüzünden yaşanılan sorun sebebiyle yoğun bakıma kaldırıldı. Mucize bebeğimiz bu savaştan da galip çıktı ve 10 gün sonra yoğun bakımdan çıkarak evine ailesinin yanına kavuştu. Çok şükür şu an evimizde ancak tekrar bir ameliyat geçirmesi ve midesine tekrar bir pag takılması gerekiyor.

Samet Tosun: Son olarak başlatmış olduğunuz kampanya’dan bahsedelim, neler yapıyorsunuz, genel manası ile anlatır mısınız ?

Tugay Eser: Irmak’ın ailesi ve gönül elçilerinden oluşan güzel ailemizle sosyal medya üzerinden yardım kampanyası düzenliyoruz. Ayrıca yapılan afişleri, broşürleri, kumbaraları çeşitli yerlere dağıtarak Irmak’ın tedavisi için gerekli olan parayı toplayabilmek için çabalıyoruz. Hem ülkemizde hem de Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde gönüllü ailelerimiz var. Onlarla sesimizi her yere, her kitleye duyurmaya çalışıyoruz. Kermesler düzenliyoruz, açık arttırmalar yapıyoruz. Amacımız kızımızı bir an önce alması gereken ilaca kavuşturmak.

Eğer sizlerde de Irmak’a yardım ederek onun yaşamasına, nefes almasına sebep olan kahramanı olmak isterseniz Irmak’ın sosyal medya hesaplarını takip ederek başlayabilir, instagram hesabındaki taplink üzerinden gofundme, paypal, shopier ve iban yoluyla yardımlarınızı yollayabilirsiniz.

Irmak için ‘Irmak’a Umut Ol’ isimli yardım kampanyası başlatıldı. Bunun yanında ”Irmak’ın Yardım Mağazası” isimli sayfa’da satılan bütün ürünlerin gelirleri minik Irmak’ın tedavisi için kullanılacak. Sizlerde aşağıda bulunan Irmak’ın sosyal medya hesabına girerek yardım edebilir, minik yavrumuzun sağlığına kavuşmasına vesile olabilirsiniz.

Irmak’a Umut Ol

Irmak’ın Yardım Mağazası

 

Samet Tosun
dskultursanat@yahoo.com

Mucize Doktor’dan SMA hastalığı ile mücadele eden ailelere destek!

Fox tv’nin sevilen dizilerinden Mucize doktor, dün akşam yayınlanan bölümü ile büyük beğeni topladı. Tüm Türkiye’nin gündemi haline gelen SMA hastaları bebeklerin ailelerine destek olma amaçlı dizide konu alındı. Ailelerin yaşadıkları sıkıntıları dile getiren dizi, izleyenlerden büyük beğeni alırken, reytinglerde de Total’de 2. AB’de 1. sırada yer aldı.




Özellikle sosyal medya’da ailelerin yardım toplayabilmek için başlattığı kampanyalara instagram hikayelerinde denk geliyoruz. Ailelerde yaşadıkları sıkıntıları sosyal medya aracılığı ile tüm dünyaya duyurmaya çalışıyorlar. Mucize doktor’un 41. bölümünde de bu konu işlendi.




SMA hastası bir çocuğun yaşadıkları, ailesinin düştüğü çaresizlik ekrana getirildi. Aslında toplumun kanayan yaralarından birisi bu. Birçok ünlü ismin sosyal medyadan bu tür ailelere destek vermek için milyon dolarlık tedavi masraflarının karşılanması adına yaptığı paylaşımları sıklıkla görmüşsünüzdür.

SMA ile mücadele eden Mert Adrian’ın babası Cem Gürpınar ile özel bir röportaj gerçekleştirdik!

Sosyal medya’da hergün binlerce paylaşım yapılıyor, yüzlerce çocuğumuzun ve ailelerinin yardım çığlıklarına şahitlik ediyoruz. İşte onlardan bir tanesi olan Mert Adrian’ın ailesi ile görüştük ve bir nebze’de olsa seslerinin daha fazla kişiye ulaşması adına özel bir röportaj gerçekleştirdik. Her bebek bir mucize’dir, bende mucizelere inanan biri olarak yardımlarınızı Mert Adrian’dan (diğer tüm çocuklarımızdan) esirgemeyin lütfen.

Samet Tosun: Öncelikle bizlere biraz kendinizden ve ailenizden bahseder misiniz ?

Cem Gürpınar: Merhabalar ben Mert Adrian’ın babası Cem Gürpınar, eşim Andrea Gürpınar. Eşim İspanyol ve 7 yıldır Türkiye’de yaşıyor, İstanbul, Çekmeköy’de oturuyoruz. Eşim İspanyolca öğretmenliği yapıyor, ben ise bir fabrika’da satış, pazarlama ve iş geliştirme bölümünde çalışıyorum.

Samet Tosun: Bizlere biraz SMA hastalığından bahseder misiniz ? sanırım bu konuda bilinen ve bilinmeyen bir takım yanlışlar var, okuyucularımızın bu konuda doğru bilgi sahibi olmaları açısından.

Cem Gürpınar:  SMA hastalığı vücut’ta SMN adlı bir proteinin üretilememesi sonucu oluşuyor. Bu protein omurilikteki motor nöronları için gerekli. Bu hastalığın en geçerli tedavisi ‘’Zolgensma’’ adlı bir gen terapisi. Novartis tarafında üretiliyor ve Amerika’da ve Avrupa’da uygulanıyor ama maalesef dünyanın en pahalı ilacı, takriben 2.4 milyon dolar tutuyor. Ama kesin ve en etkili çözüm bu. Vücuttaki bozuk geni buluyor ve onarıyor. Bundan sonra çocuklar gerekli SMN proteinin üretmeye başlıyorlar.




Samet Tosun: Hastalığın varlığından ilk olarak ne zaman haberdar oldunuz ? ve öğrendikten sonra neler hissettiniz ?

Cem Gürpınar: İlk olarak 2 aylıkken hareketlerinde azalma gördük, zamanla hareketleri iyice azaldı ve tamamen gitti. Doktorların teşhis koyması 2 hafta sürdü. Tahmin edilen test sonucu geldiğinde tamamen yıkıldık. Dünyamız değişti ve neler yapabileceğimizi konuşmaya başladık.

Samet Tosun: Bize hastalık sürecini anlatır mısınız ? neler yaşadınız ?

Cem Gürpınar:  Devletin karşıladığı ‘’Spinraza’’ isimli başka bir ilaç var ama bu kesin bir çözüm değil. 4 ayda bir alınması gerekiyor ve sürekli çeşitli sebeplerle gecikiyoruz. Ve çok katı kurallara bağlı, çocukların sürekli gelişim göstermeleri bekleniyor. Eğer gelişim göstermezse ilaç kesiliyor. İlacın kesilmesi demek çocukları ölüme terk etmek demek, bu ilacı çocuk 1 sene boyunca alamazsa çocuklarda ölüm kaçınılmaz oluyor. Sağlık bakanlığı ile defalarca konuşuldu ama bu katı kurallar değişmedi. Halbuki çocuğun hayatta kalması bile ilacı için yeterli olmalı. Ama devlet sürekli gelişim istiyor.

Samet Tosun: Peki bu hastalığın tedavisi nasıl oluyor ? biraz tedaviden bahsedebilir miyiz ?

Cem Gürpınar:  Tedavisi gen terapisi (Zolgensma) bu kesin ve en etkili çözüm. Bu ilacı Novartis firması üretiyor ve ilacın fiyatı 2.4 milyon dolar gibi bir rakam tutuyor. Bunun dışında devletin karşıladığı ‘’Spinraza’’ isimli bir ilaç var. Buda etkili bir ilaç ama düzenli olarak 4 ayda bir alınması şartı ile, ama sürekli geciktiriliyor ve çocukların tüm kazanımları geri gidiyor. Geri gidince puanlamadan dolayı ilaç kesiliyor ve çocuklar ölüme terk ediliyor.

Samet Tosun: Son olarak başlatmış olduğunuz kampanya’dan bahsedelim, neler yapıyorsunuz, genel manası ile anlatır mısınız ?

Cem Gürpınar: Kampanya için olabildiğince çok kişiye ulaşmaya çalışıyoruz. Gönüllüler ekibimiz var. Gerek sokakta gerekse sosyal medya üzerinde kendi sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Bu zamana kadar 230.000 euro toparlayabildik. Yolumuz uzun ama yıkılmayacağız. Sonuna kadar savaşıp bu gen terapisine ulaşıp Mert’i hayatta tutacağız! Gönlü geniş Türk milletine güveniyoruz. Mucizeyi gerçekleştirebiliriz. Bizden önce 5 bebek bu parayı toplamayı başardı. Bizde başarmak ve Amerika’nın yolunu tutarak iyileşmek istiyoruz.

Mert Adrian’ın sosyal medya hesapları;
Mert Adrian
Mert Adrian’ın Kumbarası

 

Samet Tosun
dskultursanat@yahoo.çom

Page 3 of 4

Powered by WordPress & Theme by Anders Norén